herkes'in hayatında siyah ve beyaz zamanlar vardır.
siyahlar mutsuzluklar, hayal kırıklıkları, hüzünler ve acılardır.
beyazlar mutluluk, sevinç,güzellikler, sürprizler, hayatın renkleridir.
peki hangisi daha fazladır?

11 Kasım 2015 Çarşamba


Beş gün full tıme iş iki gün full okul derken yavaştan yavaştan yorgunluk vurmaya başladı gibi..

Aslında sıkılmak yada yorulmak değilde sürekli rutinde olmak sıkıyor ama şöyle bir kahvaltı edip onla bunla uğraşmayı özledim.

Hafta arası genelde akşam vakti işten çıkınca okul ile ilgili ödevlerim ve hazırlıklarım ile uğraşmaktan arta kalan zamanlarda yeni model pastalar deniyorum.

Yoruluyorum ama değiyor bazen günlerce elimi süremiyorum evde yaptığım çalışmalara ama gene yapmak için gayret ediyorum.  Bir tanesini tamamladım şimdi ikinci ile uğraşıyorum. İki haftadır uğraşıyorum ama sınavdı ıvırdı zıvırdı derken bitmedi ama bu hafta inşallah bitecek. Tabii lazım olan fırçaları almayı becerirsem.. Sanırım bu hafta sonu çok geç kalmaz isem okul dönüşü bir avm yapmam gerekecek büyük ihtimal..

Okul güzel gidiyor hatta ilk sınavımı verdim. Geriye dört tane kaldı. Hayırlısı ile onlarıda kazasız belasız tek seferde geçer isem benim için gerçekten çok güzel olacak.

Her gün belirli reçeteleri deneyerek farklı teknikler öğreniyoruz. Yapmayı bir türlü evde beceremediğim merengleri artık rahatça yapıyorum. Hangi hamurun nasıl yapılması gerektiğini, yumuşak yapmak istersem nasıl olacağını, sert olması gerekirse nasıl olması gerektiğini öğreniyorum.
Ama temel nokta şu ki tekrar tekrar tekrar taki en iyisi olana kadar..

Allah'tan yavaş yavaş alışıyorum sınavım biraz sıkıntılı olsa da iyi geçti. Yapmam gereken dört tarifi başarı ile yaptım ve yetiştirdim. Gerçi bölüm chefimiz den iyi bir fırça yedim ama iyi oldu artık daha dikkatli oluyorum.

Her gün farklı ürünler deniyoruz her gün yeni yeni şeyler yaparak tekniği ilerletmeye çalışıyoruz. Okulum bittiğinde inşallah çok şey öğrenmiş olacağım ilk ayımız bitti ama genede artılarımız çok oldu.

Kısacıkta olsa bu ilk ayda neler yaptığımız kısmına gelirsek...

Bu güzel ramen pastam evde yaptığım denemelerden ilki yakında arkası da gelecek

                                                          Temel Sable Hamuru ile hazırlanan Tatlı Kurabiye
                                                           Temel Sable Hamuru ile hazırlanan Tuzlu Kurbiye
                                                           Kandil Simidi
                                                           Flapjacks
                                                           Çikolatalı Viennesse

20 Ekim 2015 Salı

Merhaba gene ben...

Nerede ise bir ay olmuş görüşmeyeli, tamam abarttım 20 gün olmuş...

Okuluma kavuştum. Harıl harıl çalışıyorum. Sabahın köründe kalkıp yollara düşmek biraz sıkıntı verse de sonuna kadar dayanacağım. İlk haftalar baya zordu. Fiziksel olarak yorgunluk fenaydı. İlk gece geldiğimde kendimi yatağa zor attım desem yeriydi her tarafım ağrıyordu ama şimdilerde en büyük sıkıntım ayaklarım. Halen terliklere alışamadım ayrıca ayaklarım çok şiştiği için spor ayakkabılarımı zor giyiyorum ama alışacağım..

Bir sürü şey yapıyoruz. Günde ortalama altı ürün çıkartıyoruz. Annem'ler evde olmadığı için evin her tarafı kek kurabiye dolu Allah'tan annem'ler geldi de boşalır inşallah ev, yoksa yakında dolaplara sığmayacak...

Haftada iki gün gerçekten keyif aldığım şeyi yapıyor olmak muhteşem aslında şu anda size yazmak yerine ders notlarımı temize çekmem lazım ama bu gece blog yazayım dedim.

Artık her gecemi programlamak zorunda kalıyorum. Kıyafetlerimi yıkamam, ütü yapmam, ev ödevimi yapmam gerekiyor, ayrıca da zaman zaman özel işlerim oluyor ki bunları programlayarak hareket etmek zorunda kalıyorum.

Bunların haricinde çeşitli deneme çalışmalarım oluyor. Bu aralar kafayı 3d pastalara taktım bunlarla ilgili ufaktan ufaktan çalışmalara başladım. İnşallah bir sonra ki yazımda bir kaç resim koyarım.
İnsanlara dünyanın en muhteşem en ilginç şeyiymiş gibi pazarlanan ve eğitimlerine bir dünya para verilen pastaları izleyerek, bakarak, deneme, yanılma yaparak çözmeye çalışıyorum.

İlk denemem oldukça başarılı geçti. şimdi diğerleri var sırada..

Ama en büyük sıkıntı sanırım mataryel bulmakta, kullanmam gereken gerek ahşap gerek plastik aksamlar var ama bir türlü vakit ayırıp onları bulamadım, deneme yanılma yapmam lazım, uydura uydura çözeceğim en sonunda..

Bu arada okulda şefimiz okul bitince ne yapmak istediğimizi sordu. Sanırım karar verdim. Evet pasta yapacağım ama asıl yapmak istediğim şey kesinlikle süsleme, bu yüzden önüme bir liste koydum bu listede olan şeyleri okul dönemim boyunca yaparak ilerleteceğim ve en sonunda Allah izin verirse bu tarz şeyleri yapabileceğim bir işletmede yada kendi işimde çalışacağım.

Pasta pasta derken başka ne haberler var derseniz aslında haber yok...

T ye nazarım deydi bende bunu çözmek için bu sefer çiçek ile akik taşından bir bileklik gönderdim. Bu sefer fotoğraf yok. Abi adam kapı duvar ya bir kerecik arar sorar, yok yok bildiğin uyuz çıktı. Neyse ki önümde uzun bir zaman var. O gün gelene kadar bir haber çıkmaz ise ben dayanacağım kapısına..

Kilo vermeye devam, yavaş yavaş ama genede devam henüz 100 ün altına inemedim ama olsun..
Şimdilik bu kadar bir kaç gün  sonra buraya 3d pastalarımı da koyacağım yavaş yavaş..
Belki de nasıl yapıldıklarını da yazarım ha ha ha


29 Eylül 2015 Salı

Gene Kanatlarım Koparılmaya Çalışılıyor..

Zaman geldi.

Okulumun başlamasına sayılı günler kaldı. Tam tamına 3.5 gün...

Pazartesi oryantasyona katıldım. Orada hem okulun sahibi olan Mehmet bey, hem müdürü olan Sitare hanım, hem de diğer çalışanlar ile tanıştık. Orada yapılan söyleşiler bile o kadar güzeldi ki kendimi bir anda 20 yaşında daha hayata yeni adım atmış, önünde kocaman bir ömür olan biri gibi hissettim,  oysa ki ömrünün yarısını çoktan aşmış hatta bir kaç yıl üzerine eklemiş biriyim ama kendimi inanılmaz enerjik ve inanılmaz güçlü hissediyorum.

Umarım okulda eğitimler esnasında da aynı gücü ve heyecanı taşırım.. Uygulayacakları kriterlerin hepsine uyar ve çok başarılı olurum. Derslerime çalışır, sınavlarımı başarı ile veririm.

Geçen yazımda bahsetmiştim. Ailemin maddi desteğinden çok manevi desteğine ihtiyacım var ama anlaşılan o desteği pek göremeyeceğim...

Dün akşam babama okula bu hafta başlayacağımı söyledim. Kardeşim daha önce bir kaç kursa gitmesine rağmen aldığı eğitimler ile ilgili hayal kırıklığı yaşadı ve o işleri maalesef yapamadı. Babam döndü ve bana şunu söyledi sende dedi onun gibi kursa gidip gidip sonra boşa kürek sallayacaksın dedi.

O zaman dedim fedakarlık yapacağız. Şubatta okulu bırakıp staj yapacağım karşılığında da hem tecrübe kazanmış olacağım hem de yurt dışında geçerliliği olan bir sertifika almış olacağım dedim. Ama ne cevap aldım. Sanki hayat sadece paraymış gibi, sanki dört aylık bir eğitimden sonra şu anda işimden aldığım aynı paraya bu işi yapacakmışım gibi, sanki bütün işletmeler beni kapmak için sırada bekliyormuş gibi, olmaz cevabını aldım. Bu kelimeler ile değildi belki ama ne gerek varmış işimi bırakmama, ne gerek varmış bunlarla uğraşmama...

Hayır anlamadığım şey ne biliyor musunuz... Bu yaştan sonra eziyet çekecek benim, uğraşacak benim, yorulacak benim, daha az para kazanmaya razı olan benim ama yıllardır kafama çakılan sesler gene yükselmeye başladı.

Aslında yıllar önce o okula gitmek istemiştim. Ama en büyük sorunum o okulun parasını ödeyecek gelirim olmamasıydı. Aldığım maaşın çoğunu eve verdiğim için bu mümkün değildi. Ama şimdi o konuşmaları dinleyince üzüldüm keşke borç harç kredi falan uydurup o zaman gitseymişim.

O zamanlar hep işim öncelikti, sırtımı dönüp bir yılımı böyle bir şeye ayıramazdım çalışmam gerekiyordu. Eve para getirmem gerekiyordu. Ailemi sırtlamam gerekiyordu. Önceliklerim farklıydı. Bize hep şunlar empoze edildi.

İyi bir işin var bunu bırakırsan aynı şartlarla iş bulamazsın,

Ya giriştiğin iş tutmaz ise eski işine geri dönemezsin,

Aynı maaşı alamazsın,

Ben hayatım boyunca bunlar ile yaşadım. Hep adımlarımı risksiz durumlara göre attım. Ve açık konuşmak gerekirse bu sebeple bir şeylere sahip olamadım.

Ama şimdi geri dönüp baktığımda keşke daha önce yapma cesaretim olsaymış, keşke daha önce kendimi düşünseymişim, şimdi anlıyorum ki söylenen sözlerden sonra herkes sadece kendini düşünmüş kimse ben ne isterim diye düşünmemiş ve halada düşünmüyor.

Oysa ben babamdan yada ailemin geri kalanında bana destek olmalarını, cesaretlendirmelerini beklerdim. Bana nasıl istiyorsan öyle yap demelerini beklerdim. Denemek istiyorsam yapmamı söylemelerini beklerdim. Ne olursa olsun canın sağ olsun sıkıntı olsa da aşarız demelerini beklerdim.
Ama olmadı, olmayacak galiba...

Bütün heyecanıma rağmen içimde bir yer kırıldı. Üzgünüm, kızgınım, değersizim, sahipsizim...
İşin garibi de tek destekçim, bütün bu süreçte beni yalnız bırakmayan en yakın arkadaşım canım Nagihan, o bana ailemden daha yakın şu aralar, onlardan daha fazla destekliyor beni, arkamda duruyor, hatta bugün bak yapamazsan bozulma dedi en kötü bulur buluştururuz seneye Eylül'de bir daha gidersin dedi. Ama ailem demedi...

20 Eylül 2015 Pazar

ÖYLESİNE

Okulda ki ilk günümün anısı olsun diye bu sefer çiçeği o gün göndermeye karar verdim. Mektubumda okulum ile ilgili hikayemi anlattım. Sonra bilekliğin hikayesini de anlattım ve onu da zarfın içine koydum. Ve ona yazmamın hayatımda neleri değiştirmeme vesile olduğunu küçücük küçücük anlattım.

Biliyorum okuyorsa 37 yaşında bir kızın, üstelik evde kalmış bu kızın anlattıklarına iyi gülüyordur. Tabii okuyor ise...

Bazen kızıyorum kendime neden yapıyorum diye ama sonra hayatımı değiştirmek, kendimi bulmak için attığım adımlara vesile olduğu için ve vazgeçemiyorum.

Gariptir hayatımı onunla tanıştığım güne hazırlıyorum. Ona da bunu yazdım. Sanki adam beni bekliyor da ben ona layık olmak adına kendimi geliştirmeye, güzelleştirmeye çalışıyorum. Oysa ki farkındayım sadece kendime mazeret uyduruyorum ve o benim milyon yıl bile geçse farkımda olmayacak..

Neler yaptım bir kere cilt bakımı ve makyaj konusunda kendimi aştım. BB krem ile başladığım makyaj serüvenime rimeller, göz kalemleri girdi. Ardından yüz temizleme jelleri, nemlendiriciler, tonikler ve en son olarak ta allıklar ve farlar, hatta bugün far bazı almaya karar verdim hatta azıttım bir aralarda makyaj bazı almaya karar verdim. Bakalım sonumuz ne olacak tabii şu youtube videolarında ki kızlar gibi değilim şekilsiz bir halden muhteşem bir hale dönmüyorum en fazla azıcık daha hoş görünüyorum.

Sonra fiziksel bakımları rutine bağladım. Masajı ve hamamı hayatımın rutinine soktum. Her ne kadar okul için uzun bir süre ara verecek olsam da çünkü her iki aktivite uzun zaman aldığı için sadece hafta sonları gidebiliyorum o yüzden ona da ara vermek zorunda kalsam da şubatta dönüşüm muhteşem olacak. Sonra yüzüm için cilt bakımını da rutine bağladım. Bu da güzel oldu, siyah noktalar ile uğraşmak sıkıcı ayrıca  cilt bakımından sonra pırıl pırıl parlayan bir cilt insanın kendisini daha iyi hissetmesine neden oluyor.. Ve bu tarz bakımlar kendimi keyifli ve güzel hissetmeme neden oluyor.

En büyük değişiklik tabii ki herby ile kilo verme olayımız. 17 kilo oldu henüz 100'ün altına inemedim ve geçen ay baya cozurttum ama olsun bu ay toparlayacağım bir aksilik olmaz ise, hem nazar taşım olan akik taşımda yanımda yani kısaca her şey şimdilik yolunda..

Kendime güvenim yerine geldi. Kendi ayaklarımın üzerinde durma savaşı veriyorum. Belki iyi belki kötü oldu ama oldu ve güzel oldu. 37 yaşından sonra iş hayatımı değiştirmek için sevdiğim işi yapmak için adım attım. Mutfak Sanatları Akademisi benim hayatımın dönüm noktası olacak ve buraya gitmeye karar vermemin de en büyük nedeni bir gün karşısına çıktığımda sevdiğim işi yapan ve bundan zevk alan cıvıl cıvıl biri olmak istememden.

Arada duvara tosluyorum, arada yapmaya çalıştıklarım ile ilgili düşüyorum. Geçenler de kardeşim abla bunu da yarım bırakma dedi. Sonuna kadar git dedi. Gitmek sorun değil dedim düşerim kalkarım her türlü çözerim, maddi olarak ne olursa olsun bir yere gidip çalışsam da kendi atölyemi kursam da beni iki yıl ayakta tutacak param var ama manevi destek işte bu yok hayatımda ve olmayacak gibi de... Ne annem ne babam arkam da durup beni desteklemeyecekler, ne de siz kardeşlerim dedim. Ben sizden para değil manevi destek istiyorum dedim ama nerede derken iste bu noktada ona tutunuyorum. Tabii beni destekleyen arkadaşlarım da var ama ona tutunmak işte beni ayakta tutan bu..

Her tökezlediğim de beni ayakta tutacak olan da bu olacak. İnsanlar beni uyarıyor çok ağır geçecek, çok yorulacaksın, çok ağlayacaksın, yapamadığım zamanlar olacak işte bu nokta da ona dayanacağım.  Çünkü kartvizitim de artık sadece bir şirkette muhasebecilik yapıyor yazmasını istemiyorum. Evet bundan para kazandım karnımı doyurdum ama şimdi ruhumu doyurma zamanım geldi. Keşke bunları daha önce yapabilseydim ama gücüm yoktu bana bu gücü de o veriyor. Saçma biliyorum belki yaptığım delilik ama genede yapıyorum ve yapmaya devam edeceğim.

Bir gün onunla tanışacağım ki hedef günümüz bile belirli..

38 bedene düştüğüm gün, onun karşısına çıkacağım gerçi bunda biraz sarkma olabilir çünkü şu aralar kafayı kol altlarım da ki ve göğüs bölgemde ki sarkmalara taktım kol altlarım toparlansa bile büyük ihtimal göğüslerimin toparlanması imkansız gibi bir şey o yüzden bir operasyon ile göğüslerimi yaptırmak zorunda kalabilirim. Gerçi bu fikir bu aralar kafamda çok dolaşsa da açıkçası ameliyat fikri beni geriyor artı evdekiler karşı çıkacak ki onlar olmadığı bir zamanı tercih etmem gerekiyor ayrıca da komplikasyonlar falan da canımı sıkıyor ama galiba hayatımın geri kalanını keyifli geçirmek ve o güne gerçekten hazır olmak adına  bunu da yapacağım bakalım zaman gösterecek... Çünkü önümde nerede ise bir yıllık bir süreç var şimdilik bu karar için erken çünkü ancak istediğim kiloya o zaman inmiş olucağım bakalım doktor ve danışmanım bu konuda ne diyecek ve tabii ki ailem çünkü omurga eğriliğim var ve bunun sebebi hem düzgün oturmamaktan hemde göğüs sarkmamdan dolayı olabilir bakacağız bakalım. Neyse nerede kalmıştık ha hatırladım.  38 bedene girdiğim gün onun evine gideceğim elimde bir buket gül ile bakalım beni kabul edecek mi ama o güne kadar çok yolum var.

Biliyorum kabul etmezse biraz üzüleceğim belki kızacağım ama adamdan zaten bir beklentim yok ama kabul ederse umarım bir dost kazanacağım fazlasının peşinde değilim ama nedenini bilmesem de kendimi özel hissedeceğim..


6 Eylül 2015 Pazar

Ortaya Karışık

Bugün gene bir sürü şey anlatacağım. Nasıl yada nereden başlasak..

Neyse öncelikle MSA ile başlayalım kıyafet randevuma gittim. Ölçümlerim alındı ve kıyafetlerim verildi. 2 şef önlüğü, 2 pantalon, 2 önlük, 2 torşon, 1 kep, 1 spatula, 1 duy seti, 1 çikolata kazıyıcı, 1 termometre, defter ve kalemler.. Geriye tarif kitapçığım ve bıçak setim kaldı sanırım onuda okulda ki ilk dersimizde verecekler..

Okuluma 1 aydan az bir süre kaldı. O yüzden bu gün son kez kızlar ile buluşup 4 aylık bir aradan hemen önce son kahvaltımızı yaptık Lacivert te, gene güzel  bir kahvaltı yaptık. Keyifli, pırıl pırıl ama sıcak bir gün geçirdik.

Düne dönecek olursak uzun aramaların sonucunda kendimize hem hamam hem de masaj hizmetini iyi şekilde alabileceğimiz bir mekan bulduk. Gerçi pahalı olduğu için gitme şansımız daha ne kadar sürer bilmiyorum ama Hürrem Sultan Hamamına en sonunda gittik. Aslında dün akşamki ikinci seferimizdi. İlkinde Zevk-i Sefa paketini almıştık. En pahalısını. Paket içeriğinde önce kese uygulaması vardı, ardından tam vücut kil maskesi, ardından köpük masajı tabii bunların hepsini Hürrem sultanın bizzat oturduğu söylenen yerde yapıyorsunuz, o kadar parayı verince, ardından da özel bir odada meyve ve içecek ikramı yapılıyor. Sonra sizi alıyorlar hamamın en üst katına çıkarıp bir güzel masaj yapıyorlar oh oh....

Dün akşam ki paketimiz bir ucuz paketti. Gene kese ile başladık, ardından köpük masajı ama bu sefer dış alanda, ardında şerbetlerimiz ve lokumlarımız geldi, en sonda güzelce masajımızı yaptırdık çıktık.. Gerçekten sadece randevu ile aldıkları için ferah, rahat, sakin, hijyenik ve rahatlatıcı bir temizlik oldu.

Geçen yazımda konserden bahsederken küçük bir şeyi atlamışım neyse şimdi yazmak kısmetmiş.. Uzun zaman önce nazara karşı koruması için Akik taşından güzel bir gümüş yüzük almıştım. Hem nazara faydası olan bu taşın farklı faydaları da var neyse siz biliyorsunuzdur. Uzun uzun yazmayacağım. Konser de bir ara gözüm yüzüğüme takıldı bir baktım taşı düşmüş, yamulmuş hatta kırılmış, çok şaşırdım çünkü yüzde yüz eminim bir yere çarpmadığım dan, çünkü yüzüğü o hale getirecek olan çarpma benim parmağıma zarar verirdi. Yerine Ortaköy'den yüzük baktım ama bulamadım. 10 gündür de huzursuzdum yüzüğüm yok diye bende bu akşam yüzük bulamasam da en sonunda Kenzay'dan bileklik alarak geçici çözüm buldum. Ama alırken iki tane aldım. Biri bana biri Tarkan'a gidecek çünkü ben şöyle bir yorumda bulundum. O gece üzerimdeki nazardan kurtuldum  ve konsere denk gelmesi nedeni ile Tarkan'ın üzerinde ki nazarında kurtulduğuna  yordum bu yüzden ona da bir tane alarak onuda korumak istedim.

Son olarak okula başlamadan önceki son pastamı da yaptım. İş arkadaşlarımdan biri eşi için doğum günü pastası istedi.. Aslında tırstım çünkü hava berbat derecede nemli 2 ye 1 oranda ganaj yapmama rağmen dayanmıyordu, bir de derin dondurucuda sakladığım pandispanyam deneme pandispanyası olduğu için hem tatlı hemde biraz sıkı sıkı olmuştu..

Ama genede hem konsepte, çünkü arkadaşım eşi yeniden hamile olduğu için bebekli bir pasta istedi bende 10 yaşlarında olan oğulları kıskanır diye onunda figürünü yapmak istedim, bayılmışlar hem de lezzetine benim yoğun pandispanyam çikolatalar yumuşayınca ıslak kek kıvamına dönmüş, ellerine sağlık dediler hem lezzet hemde görüntü süper olmuş.. Bende ilk defa denediğim figürlü pastamı çok severek yaptım.

Ve pastamız.....



30 Ağustos 2015 Pazar

Konsere Doyamadım

Evet  ve konser günü geldi çattı. Günler süren hazırlıklar, abartıya bak duyanda ben de konsere hazırlanıyorum zannedecek neyse, sonunda işten erkenden tüyüp kendimi kuaföre attım. Güzelce yapılan sac ve makyajın ardından kendimizi yollara vurup harbiyenin yolunu tuttuk.

Vakitlice geldiğimiz Harbiye de saatlerin 21:30 olmasını sabırsızlık ile bekledik. Aslında konser 21: 00 de başlıyor ama Tarkan'ın bir huyu var artık öğrendiğimiz, ezan saati yakın ise ezan okunmadan kesinlikle çıkmaz sahneye nitekim o akşamda ezanı bekledi ve start verildi.

Ölürüm sana ile inanılmaz bir giriş yaptı. Arkasından eski şarkılarından söyledi tabii bizde onunla beraber bağıra bağıra şarkılar söyleyip dans ettik. Konserin ikinci yarısın da Erkan Oğur ile altı türküden oluşan bir seri sundular, Yalan Dünya ile sonlandırdılar. Ardından gene kendi parçaları ile devam etti ve en son AY şarkısı ile final yaptı.

Muhteşemdi. Harika ötesiydi. Sesi, dansları, şarkıları, mimikleri, sözleri ile her şeyi ama her şeyi ile muhteşemdi. Bir gece izledim ama tadı damağımda kaldı. İmkanım olsa 10 gün sürecek olan konser maratonunun 10 gününde de orada olurdum.

Bu sefer de biraz aştım kendimi ve kulisine çiçek gönderdim.



24 Ağustos 2015 Pazartesi

Benden Haberler

Pekala gelelim kendimle ilgili haberlere.

Herby ile her şey yolunda. Başladığım noktadan son tartımı ma göre 17 kilo vererek 108 kiloya düştüm.

Hedefim okulumun oryantasyon günü olan 28 Eylül tarihine kadar 100 kiloya düşmek. Gerçi biraz zor gibi ayda ortalama 3,5 kilo veriyorum. Bu durumda önümde bir ay var ve 8 kilo vermek biraz zor gibi ama deneyeceğim.

Arkadaşımın motivasyon olsun diye aldığı 38 beden kıyafeti en sonunda aynamın üstüne astım bakalım beni nasıl konsantre edecek.

Kilom ile ilgili gelişmelerin bundan sonra ki yazısı 100 kilonun altına düşünce..

Ama güzel gelişme perşembe günü gideceğim Tarkan konseri için bu akşam jean aldım. Şimdilik kendimi kalıp farklı o yüzden oldu desem de 46 beden dar paça jeanin içine girmek ayrı bir motivasyon..

Hayatımda başka neler var..

Aha unutuyordum internette Falcı Bacı diye bir fal sitesine kafayı taktık bu ara bütün arkadaşlar ile..

Ne demiş atalarımız fala inanma falsız da kalma derler ya iste bizimkide o mesele..

Dedikleri çıkar mı bilmem ama eğlenceli oluyor. Hatta hoşuma giden bir şey var ise genelde akşam baktığım için ertesi günüm neşeli ve eğlenceli geçiyor.

Şu anda fincan ım soğuyor birazdan göndereceğim bakalım sonuç ne çıkacak birazdannn...

Umudunu kesmek üzere olduğun bir konu ile ilgili önemli gelişmeler yaşanacak, hiç beklemediğin bir yerden para gelecek ama elinde çok uzun durmayacak, kalbini yakıp kavuracak bir aşk seni bekliyor ama görmen için bakman gerekiyor, çevrendeki art niyetli kişilere dikkat et sana çok zarar verebilirler, ileride hayatında önemli biri olacak adında o harfi olan biri ile tanışacaksın.

Bu gün kü falım...

23 Ağustos 2015 Pazar

Anne Doğum Günü Pastası

Dolapta olan pandispanya mı fırsat bulup yapamaz isem sanırım bu pasta son pastam olacak..

Çok sevdiğim arkadaşımın annesi için pasta yaptım.

Sade güzel bir çalışma oldu. Bütün ailesini pastanın üstüne koydum.

Umarım beğenmiştir.

Ha bunda da ne sıkıntı oldu derseniz. Dışarıya erken çıkardığım için kuruttuk ve terleme olmadı. Bu durum dada üstü açık olduğu için biraz hijyen sorunumuz oldu, içim rahat etmiyor ne yapayım. Okul başlasa da şu ayrıntıların yollarını bir an önce öğrensem süper olacak..

Asıl sıkıntı ganaj da oldu 2 ye 1 oranda olmasına rağmen ganaj yumuşadı. Keskin kenar olma olasılığı ortadan kalktığı için farklı bir teknik deneyerek şeker hamurunu kapladım.

Pek beceremedim ama olsun ilk denemeydi..

Ve işte pastamız...






Denemeler Denemeler

Okula son bir ayım kaldı. Bir aksilik olmaz ise bayram'dan hemen sonra ki pazartesi oryantasyonumuz var ve hemen ardından cumartesi günü ilk ders...

Son aya bazı denemeler ekledim. Bu sebeple iki arkadaşıma pasta yaptım. İlk defa kare keskin kenar denemeye karar verdim. Pandispanyam önceden hazırdı. Ganajı bu sefer riske atmak istemediğim için 2 ye 1 oranda yaptım. Her şey mükemmeldi ta ki perşembe akşamı başlayıp cuma kaplayarak bitirmem gereken pastamı misafir geleceği için çarşamba akşamı başlamaya karar vermem ile başladı. İyi ki de yapmışım zaten...

Eğitim aldığım bir şef pastayı ganaj ile kapladıktan sonra üzerine poşet geçirirseniz çıkardığınızda terlemez demişti. Hatta bunu onun dolaplarında denemiştik gayette başarılı olmuştu tabii yaptığımız zaman kış ayıydı. Ben yazın ortasında yapınca ne yaptıysam pasta terledi.

Şeker hamuru ile kaplayınca pasta oldu mu şakır şakır nem, pastayı bir şekilde kapladım. Kurutmak için bir gün beklemek zorunda kaldım. Onda bile kurumadı. Keskin kenar yapmak istediğim için kenarlarda yaptığım işlemler hamur yumuşayınca kaydı. Bir kenarı döküldü.

Bir başka şef'ten aldığım keskin kenar yapma tekniğinde altı nada ganaj sürülüyordu. Bu sefer pasta nemlenince alttaki ganaj eridi o yüzden de alt kenarlar dağıldı.

Şeker hamuru kayınca ortaya çatlaklar, şekil bozuklukları çıktı. Bunları kapamak içinde normalde üstüne koyacağım dan çok daha fazla çiçek figürü koymak zorunda kaldım. Sonuç deforme olmuş bir pasta oldu. Ama genede güzel oldu.



Konsere Sayılı Günler Kala

Evet konsere sayılı günler kaldı. Hazırlıklar nerede ise bitti. Öncelikle hazırlık aşamasına her zaman ki gibi çiçeğimizi göndererek başladık. Biliyorum deli olduğumu yada salak olduğumu boşuna para verdiğimi düşünüyorsunuz, belkide haklısınız...

Neyse konuya dönersek evet çiçeğimiz ve zarfımız gitti. Okudu ise konsere hangi gün gideceğimi ve nerede oturacağımı biliyor. Tabii okudu ise umut işte..

Konser günü kulisine de çiçek göndereceğim, görürse orada olduğumu belki hatırlar, umut umut

Uzun zamandır bu konser için istediğim payet bluzu sonunda buldum ve mangolinoya bunun için teşekkür ederim beklediğimden de erken geldi.
Konser perşembe benimse bu hafta baya hazırlık işim var. Pazartesi mesaiden sonra bluzun altına giymek için yeni bir kot alınacak, oradan balıklarıma yem alacağım, küçük bir banka işim var ve ardında da terziye pantolonu bırakacağım alabilirsem tabii alamaz isem evden giymek zorunda kalacağım.

Salı akşamı güzellik işlerine başlamam lazım ne olur ne olmaz onunla tanışamaz isem bile kısmetin nereden çıkacağı belli olmaz manikür var programımızda.

Çarşamba akşamı ise iğneli epilasyonumuz var gitsin küçük tüğler...

Perşembe günü direk kuaför ve oradan da konserrrr...

Hazırlık aşama mızın başlangıcı ve Ağustos ayı çiçeğimiz..




3 Ağustos 2015 Pazartesi

Çalışmalar Çalışmalar

Eğitimlerim genel manada bitti. Ama bende ki bahtsız bedevilik bitmedi.

Öncelikle Betül hanım ile yaptığımız eğitim oldukça eğitici geçti. Royal İcing'in hem pasta hem de kurabiye süslemede kullanılacak kıvamlarını hazırladık. Öncelik ile kağıt üzerinde başladığımız eğitimimizi maket pastanın üzerinde bitirdik ve ben anladım ki Royal İcing ile istediğim her şeyi yapabilirim.

Ayrıca kurabiye süsleme teknikleri konusunda da teknikler denedik ki çok güzeldi.

Ve iş te kursumuzdan karecikler..




Başka neler yaptık.

Aha sanırım sonunda figürleri sağlıklı bir şekilde saklama yolunu buldum. Gerçi nem sağ olsun bahçede duranların genede canına okudu. Ama içeride olan gayet düzgün duruyor.

Yöntem aynen şu figürü yapıp bir güzel havadar bir yerde kurutuyoruz. Sonra da figürün üzerine güzelce sprey mobilya cilası sıkıyoz ve valaa.

Sonunda başardım sanırım.

Bu arada kendimi alamadım ve Chokolate markası ile çikolatalardan figürler yapan Nadia Gauzo'nun figür modelleme kitabını satın aldım. E book'u indirdim ve uzun uğraşlar sonunda basmayı başardım ve Türkçe'ye çevirip notlarını yanına yazdım. Bu pazar bir aksilik olmaz ise onun teknikleri ile yeni figür yapmaya başlayacağım.

Bu arada figürleri saklama yöntemini çiçeklere de uygulamaya kalktım. Ama sonuç gene hüsran oldu. Oldukça güzel birleştirdiğim çiçeklerim ya havanın neminden yada kuru diye üzerine sıktığım cilanın etkisi ile ıslanarak gene boyunlarını büktüler... Yani çalışmalara tam gaz devam çözeceğim onuda merak etmeyin.

En sonunda çözeceğim  bütün bunları ama şimdilik Annem ler in gitmesini bekliyorum.

Sonunda Tuba Fırat'ın tarifini denedim. Pastacı kreması iyiydi ama pandispanya'yı beğenmedim. Süt ile ıslatmama rağmen bir işe yaramadı kuru oldu.

Annem'ler gittiğinde başlıca planım öncelikle kendi tarifim üzerinde çalışmak. Tarifin hem normal hem tereyağsız halini deneyeceğim sonra aynı tarifi sade olması için beyaz çikolata ile deneyeceğim.

Ardından da gene beceremediğim kare keskin kenar ile uğraşacağım.

Bu arada çok sevdiğim bir arkadaşıma özene bezene yaptığım pastam çikolata'nın oranını ayarlayamayınca çöktü. Aklım sıra kare keskin kenar yapacaktım. Uydurma bir pasta çıktı ortaya lezzet istediğim gibi olmasa da şekil fena olmadı.




Konser Zamanı

Tarkan'ın konser tarihi belli oldu ve biletler çıktığı gibi bitti.

O ne hengameydi yahu, 10 gün kadar önce şans eseri Tarkan'ın menejerlik şirketinde çalışan bir arkadaş ile konuşma fırsatı buldum. Bana konser tarihlerini verince başladım her gün biletix'te kontrollere.

Çarşamba günü ortağım aradı ınstagrama koymuş biletler satılacak dedi.

Durur muyum işin gücün ortasında biletix'in sayfasını aç f5 tuşuna yapış bekle. Biletlerin satışa çıkması ile ilk gün için istediğim yerde biletler bir anda bitti. 

İkinci günün satışını beklerken f5 e basmaktan işleri halledemedim ama sonunda başardım. C orta blok 7 sıra'dan biletlerimi aldım. Yupiii

Ve iş te biletlerim. Ayın 27 si benim için TARKAN günü..



Bu arada Tarkan'ın temmuz ayı çiçeği de gitti. Adamın evde olmaması dolayısı ile saksı çiçeğine bağladım. Sırf bu yüzden de ilginç çiçekler buluyorum.

Bu da Temmuz çiçeğimiz. 



12 Temmuz 2015 Pazar

Gelelim T ile ilgili haberlere..

Haziran ayının çiçeği de gitti. Biraz geç oldu ama yazmasak olmazdı. 

Evde miydi değil miydi bilmiyorum bir sürü haber vardı. Yurt dışında orada burada İstanbul'da diye ama ne olursa olsun genede gönderdim. Olsun dedim. 

Çiçeklerimi alıyor almıyor, yazdıklarımı okuyor okumuyor bilmiyorum ama genede kendimi unutturmak istemedim. 

Kendisi ile ilgili güzel haberler aldım ve onun adına çok sevindim. Yazılanlar doğru ise umreye gidiyormuş yazımda da dediğim gibi ona huzuru ve mutluluğu bulmasına diledim o topraklarda...

Kendim içinde sevindirici haberler oldu tabii hem yeni albümü çıkıyor hem de harbiye de konser var.

Henüz tarih belli değil ama hissediyorum buluşmamız gene olacak. 

Eylül okulum ve T ile gerçekten güzel bir ay olacak Allah izin verirse inşallah..

Ha bu arada bu aralar hep saksı çiçeği gönderiyorum özellikle evde değilse de o gelene kadar dayansınlar diye..



Bu ayın güzeli...
Bir önceki yazımda dediğim gibi kendime yeni dersler ayarladım bunlardan biride şef Betül Çelebi tarafından alacağım Royal İcing ile pasta süsleme kursu. Farklı teknikler ile süslemesini yapacağız ve ardında da gene royal icing ile kurabiye süsleme dersleri alacağım. Bayramdan sonra ki ilk pazar dersimiz var.

Bu arada annem ler bayramdan sonra Hadım köy'deki eve gidecekler, son plan buydu tabii bir değişiklik olmaz ise ki umarım olmaz. Çünkü uzun zamandır ara verdiğim pasta yapma işine hızla bir dönüş yapmam lazım. Söz verdiğim bir kaç arkadaşım vardı benden pasta isteyen onlar için farklı tarifler deneyerek ve yeni icatlar yaparak pasta yapmak istiyorum. Ayrıca da pasta boyama konusunda da  figür konusunda da çalışmalara devam etmek istiyorum.

Yeni öğrendiğim bir kaç tekniği de uygulamasını da yapmak istiyorum.

Tabii kimse yalnış anlamasın bunca zaman boyuncada boş durmadım. Figür modelleme kursuna gitmeden ve gittikten sonrada bir sürü hem insan figürü hem de hayvan figürleri çalıştım.

Kursa gitmeden yaptığım insan figürleri..



bunlarda kurstan sonra yaptığım insan figürleri


ve akabinde de yaptığım hayvan figürleri




Bir sürü yeni şey yazmam gerekiyor, uzun zaman oldu yaptıklarımı yazmayalı,  o yüzden ardı ardına bir kaç yazı gelecek sanırım.

Şimdilik pasta şefi olmak konusunda çıktığımız yolculukla ve yeni öğrendiğimiz şeylerle ilgili yazalım.

Bundan önceki yazımda bahsettiğim gibi Duygu hanım ile derslerimiz yalan olunca bende kendime farklı bir konuda bir eğitmen buldum. İleri seviye modelleme konusunda gerçekten adı bilinen bir şef olan Tuğba Fırat, kendisinden bir günlük  ileri seviye figür modelleme dersi aldım. Hala eksiklerim hala sıkıntılarım var. Orada yapmak kolaydı da hatta kendisinin dediğine göre baya bir kısa sürede yaptım ama orada ki gibi evde olmuyor. Neyse denemelere devam, en sonunda yapacağım vazgeçmek yok.

Modeli istediğim hale bir getirsem ufak ufak ta modellemeye yani yüze ifade vermeye çalışacağım ardından da birebir insan modelleme yapmaya çalışacağım ama daha ben yaptığım figürü tekrar yapamıyorum kafayı yiyeceğim.

Sıkıntılara gelince delirmemek elde değil. Bu evin nemi rutubeti mahvediyor beni. Duvarlarda gözükmeyen bütün rutubet figürlerimi talan ediyor. Mesela son yaptığım figürün bacakları patladı ve figür tamamen talan oldu. Buna acilen bir çözüm bulmam lazım, sanırım koruma amaçlı bir daha ki denemede sprey cila kullanacağım bakalım ne olacak.. Parça parça kurutup sonra da cila süreceğim üstüne, Figürler şimdi bahçede iyice kurusunlar en azından birini hemen cilalayıp bırakacağım bakalım ne olacak eğer zarar görmeden durmasını sağlarsam bundan sonra bütün figürlerde bunun aynısını deneyeceğim en azından kendime yaptıklarımda...Malum çocuklar dalıp yemeye kalkabilirler..

Yeni figürler için yeni malzemeler almam gerekiyor ama büyük ihtimal bayramdan sonra.. Evde olan hemen hemen bütün gereksiz hamurları mı harcadım. Kalanları da bayramdan sonra harcayacağım.

Şimdi size workshop ta yaptığım ama yolda gelirken kırılıp tekrar toparladığım figürüm ve yakında ben değilde başkası yaptı diye düşüneceğim figürüm çünkü şimdi yaptıklarımın hiç biri buna benzemiyor.

22 Haziran 2015 Pazartesi

Nerede ise bir aydır yazmamışım unutulduk diye düşünme sadece zaman olmadı.

Öncelikle herby yolculuğumuzda iki kilo daha kaybımız oldu ama bunu her seferinde yazmak yerine bundan sonra aşama aşama yazacağım, bundan sonra ki hedef 110 kilonun altına düşmek...

Yani 110 altına düştüm mü yazacağım..

T nin çiçek gitti. Bu sefer biraz kinaye yapıp kaktüs gönderdik ama adam ya insanlardan uzak duruyor, ya burnu büyük yada beni dikkate almıyor neyse eylemlere devam bu hafta yenisi gidecek o cevap vermese de ben kapısına dayanmaya hazır hissettiğim zamana kadar gidecek. Kendimizi unutturmamak lazım değil mi... Bu arada gideceğim gün giyeceğim kıyafet bile hazır. Kendime 38 beden bir tulum aldım. Şöyle degaje yakalı askılı maskılı birşey...

Lacivert'e gidildi. Özlemişiz, gerçekten özlemişiz gerçi biraz kalabalık gidilince çokta tad olmadı. Çoluk çocuk gidilince baya bir hengame oluyor ama olsun genede orası bir başka. İskele kısmına tenteleri asmadıkları için kıpkırmızı yandık. Valla ilk yanığımız olmasına rağmen geçmedi. Allah'tan bronz amele yanıklarım oldu..

Bayramdan sonra ortişim tatilden döner dönmez bir Lacivert programımız daha var. Akabinde bir şeyler daha var ama şimdilik sadece Lacivert kesin..

Figür çalışmalarımı baya bir ilerlettim. Hatta baya bir adım attım ama bu başka bir yazıya..

Duygu şef ile olan bütün program iptal oldu. Randevumuzdan bir gün önce arayıp adres bilgilerini aldım. Sonra mesaj geldi. Çekim koydular bir başka haftaya erteleyebilirmiyiz diye olur dedim sonra da beni hafta arası muhakkak arayın dedi. Bende aradım, aradım ve cevap alamadım en sonunda hokkalı bir whatsapp mesajı atıp olayı bitirdim. Kendime yeni yeni dersler ayarladım. Hatta birini aldım bile ama buda başka bir yazıda...

Ve T'nin kaktüsü


16 Mayıs 2015 Cumartesi

Hayatım değişmeye devam ediyor.

Herby ile yavaş yavaş adım adım gidiyorum. 116 kilo oldum. 8 kilo gitti. Gerçi bu hafta biraz kuralları esnettim ama ne yapayım mazeret olacak ama insanın elinin altında güzel yemekler olunca kendisini durdurması biraz zor oluyor. En kısa sürede toparlayacağım.

Bu arada mektup hazır ve gelecek hafta içinde gidecek. Korkuyorum blog, aslında iletişim bilgilerimi yazarım ama aramaz diye çok korkuyorum. O yüzden bekleyeceğim ve hazır olana kadar o bana gelmezse ben bir gün ona gideceğim, bakalım beni kabul edecek mi?

Yarın günlerden Lacivert, boğazın en güzel noktasında harika bir brunch beni bekliyor. Son yıllarda bir çok üst sınıf mekana gittim ama hiç birinde orada ki kadar rahat ve iyi hissetmedim ve yarın da gene güzel vakit geçireceğime eminim.

Bu hafta figürler üzerinde çalışmaya başladım. Duygu şefim ile eğitime başlamadan pasımızı atalım biraz. Bu sefer bilinen bir karakter olan gorjuss'u yaptım. Biraz zorladı ama sonunda başardım. Şimdi yeni denemelere geçmeden önce cake show'da figürlerin tas gibi olup uzun süre saklanması için öğrendiğim yumurta akı ile kaplama işini denedim. Figürle ilgili her türlü işi bitirdikten sonra bir fırça yardımı ile bol bal ama düzgün bir şekilde yumurta akı sürerseniz taş gibi kuruyup uzun süre saklamamız söz konusu olabilecekmiş, bakalım işe yarayacak mı, malum evlerdeki hava koşullarında ki değişikliklerden dolayı figürlerin yapıldığı hamur özelliğinden dolayı erime yapabiliyor ama şeflerin dediği gibi yumurta akı işe yararsa bundan sonra pasta yaptığım kişilere farklı sunumlar ve küçük hediyeler verebileceğim...

Henüz concept olarak tasarım tam bitmese de işte karşınızda gorjuss




7 Mayıs 2015 Perşembe

Neler yaptık..

Çok şey atlamışım geçen ay yazmak adına..

Baştan başlayalım bari çiçeğimizi gönderdik. Ama maalesef halen haber yok ben onun o benim sabrımı sınıyor sanırım. Ama vazgeçmeyeceğim hatta bu sefer göndereceğim çiçeklere şimdiden karar verdim. Gelsin bakalım ayın 20 si sonra sına bakacaz.

Herby ile maceramın ikinci kısmı biraz sıkıntılı geçti. Danışmanım 10 günde 5 kilo verince ayın 24'üne kadar bana 15 kilo hedef vermişti ama bunun için haftada ortalama 3 kilo vermem gerekirken ben ancak ite kaka 2 kilo verdim. Verdiler gazı sonra az kilo verince moralim baya bozuldu. Bakalım önümüzdeki hafta nasıl çıkacak bu hafta ki kilom 118 çıktı. Az gitsin öz gitsin kafi.

Geçen pazar Cake Show'a katıldım. Fuar adı altında düzenlensede baya eksikleri vardı. Harika pastalar görücüye çıktı ama genede güzeldi. Ücretsiz bir kaç panele katıldım. Yeni yeni bilgiler edindim. Ayrıca bu ay sonu ders almaya başlayacağım milli takım kaptanı chefim Duygu'cum ile tanıştım. Çok hoş sohbet, şeker bir hanımefendi. Şimdiden içim ısındı, iyi anlaşacağa benziyoruz inşallah çok çok da güzel dersler yapacağız.

Bu hafta işyerinden çok sevdiğim bir abim için üçkağıılık yaparak pasta yaptım. Aslında pandispanya bir kaç haftadır derin dondurucu da idi bir başka arkadaşım istemişti bende evine giderken hediye olarak yapacaktım. Ama program iptal olunca bende buzluğa gömdüydüm. Geçenlerde de maket pastamı değiştirmek istediğimde çiçekler yapmaya başlamıştım ama sonra çiçekleri kullanmaktan vezgeçince onlarıda bir kenara koydum. Sonra düşündüm ve bu ikiliyi bir araya getirmeye karar verdim. Sonuçmu pek iyi olmasa da güzel bir keskin kenar pasta oldu.

                                                              önce bu ayın çiçeği..
 
 
ve keskin kenar pastam
 
 
 

26 Nisan 2015 Pazar

Yeni Bir Yaşama Adım Adım

Hani konsere gittiğimde 20 kilo daha hafif olmaktan bahsediyordum ya allah izin verirse istediğim kiloda gideceğim. Herby ile olan maceramızla bir haftada 4 kilo 600 gram kaybetmişim ve danışmanım Mayıs 24'e kadar 15 kiloluk bir hedef koydu bakalım ne olacak ama şimdiden inanılmaz mutluyum. Konserde inşalah 38 beden olacağım ve umarım da sarkmalarım olmaz.

Gerçi sarkmalar sıkıntı olmaz demişti danışmanım ama genede işi sağlama almak adına cepten biraz daha feragat ederek herby'nin sıkılaştırıcı kremlerini sipariş verdim. Ayrıca besin takviyelerime ilaveten yağ parçalayıcılarda katıldı. İnşallah ayın 24'üne kadar 15 kiloyu vereceğim. Arkadaşım ile konuştum 38 beden ve kusursuz hissettiğimde kendimi ki o zamana kadar inadını kıramaz isem Tarkan ile tanışmaya bu sefer ben gideceğim.

İki haftadır psikoloğumu asıyorum geçen hafta onun işi çıktı bu haftada benim umarım bu hafta sonu tekrar başlayacağım.

Ayrıca Milli Takım Kaptanı Duygu'cuğum ile en sonunda konuştum. Mayıs 31'de derslere başlayacağım işin sanatsal kısmını ondan lezzet kısmını ise Allah izin verirse salı günü mülakatı geçer isem MSA Mutfak Sanatları Akademisinde Eylül'de öğreneceğim.

Salı günü 11:30'da randevum var. İnşallah'ta çok iyi geçecek ve eylülde okuluma başlayacağım. Hayaller kuruyorum ve olması için dua ediyorum. Herşeyi göze aldım. Evi, işi, parayı çünkü bu sefer gerçekten hayatımı değiştirme kararı aldım. Önce psikolojimde sonra kilolarımda sonra da işimde değişiklik yapacağım ve bu yeni bir hayatın başlangıcı olacak...

Bu arada gelecek ay içinde yepyeni bir sipariş aldım. Çalışmaya başlayacağım şu mülakatı bir atlatayım...

16 Nisan 2015 Perşembe

Değişim Yolculuğumun İlk Adımı..

Hayatımda uzun zamandan sonra değişiklikler yapmaya karar vermemin en büyük nedeni çok delice gelecek ama sanırım T ile tanışma arzum oldu.

Delice gelecek biliyorum, tamamen saçmalık ama uzun zamandır yapmak istediğim ama salakça mazeretler yarattığım konularda da bir adım öteye geçmemi sağladı. Öncelikle uzun zamandır kafamın içinde dönen ama kendimce bir amaç bulamadığım zayflama konusunda adımlar atmamı sağladı.

Hipnoz ile tedaviye başladım. Şans eseri sevdiğim bir arkadaşım sayesinde doktorum ile tanıştım. Aslında doktoruma gidiş nedenim hipnoz ile kilolarımdan kurtulmaktı. Ama fark ettim ki psikolojik destek almak adına çok daha farklı konularda yardımına ihtiyacım varmış. Önce kendimi doyasıya sevmem lazımmış, işte bu yüzden şimdi hipnoterapi ile kilo verme işine ara verdim. Şimdi hipnoterapi ile kendimi sevmeyi ve hayata farklı şekilde bakmayı öğrenmeye çalışıyorum.

Ha merak etmeyin kilo verme işini askıya almadım. Uzun zaman önce denemek istediğim ama maddi imkanlarımdan dolayı yapamadığım Herbalife ile sağlıklı beslenme ve zayıflama besinlerine başladım.

Danışmanım sağolsun ilk gittiğimde baya bir ölçtü biçti beni, kilom 125, yağ oranım yüzde 52, vucüd yaşımda 52 imiş, işte bunu dur diyeceğiz ve sen normal kilona ve normal yaşına döneceksin dedi. Bu gün ilk günümdü düşününce sanırım işte olduğum zamanlar benim için daha kolay geçiyor. Gıda takviyelerim öğlen geldi. Dolayısı ile sabah kahvalktıda tost yedim. Sonra gıda takviyelerim ile gelen suyumu ve çayımı öğlen vakti içtim. Shake'imi içtim akşam üstüde ara öğün yapıp eve gelmedende çayımı içtim. Eve gelirken çayıda getirecektim unuttum. Şimdi yemek yememe rağmen vücudum sanırım şeker eksikliği yaşıyor. Gidip bir elma aldım geldim. Alışmak sanırım biraz zaman alacak, kendime bir aylık bir süre koydum. Bu işi başıma saran arkadaşım beş kilo verdi bende verirsem sonuna kadar gideceğim.

Bu sefer istiyorum o yüzden açlık çekmesem de zırt pırt tuvalete gitmeye, bir sürü su içmeye dayanacağım çünkü her şey yolunda giderse ve tabii arada tanışma şansımız olmaz ise konsere gittiğimde bir 20 kilo daha hafif olup kendimi daha iyi hissedeceğim.

Gelecek cuma ilk tartımı yapacağız ve her şey yolunda giderse kendime asla giyemeyeceğim bir elbise alıp onu her gün göreceğim bir yere asacağım ve onunla kendimi motive edeceğim.

Zayıflamam ile ilgili diğer bir sorunumda sarkmalar gıdım, kollarım, karnım ve bacaklarımda olacak sarkmalar beni endişelendiriyor. Danışmanım diyor ki sarkma olmazmış gerçi ben duruma göre hareket edeceğim. 48 bedene düşünce duruma bakacağım eğer sarkmam var ise korseye başlayacağım. Gerçi egzersizlere de başladım.

Evet evet farklı bir egzersiz şekli olarak Yoga'da karar kıldım. Çünkü sadece vücudumu yanısıra aklımında iyileşmesi gerekiyor. Tabii bunun için önce bardaş kurmayı becermem gerekiyor onun için her akşam egzersiz ile yaparak bardaş kurmaya çalışıyorum. Bakalım yoga'ya ne zaman gerçek manada başlayabileceğim...

Şimdilik bu kadar..